Van Gogh Alive-What were you?

Hepimizin bildiği üzere Van Gogh ; Batılı ressamlar tarihine bir bakıldığında açık ara farkla en duygusallarındandır.....Acılar içinde geçirdiği bir ömrü olmuş.Ne evliliklerinden yana yüzü gülmüş;ne de ekmek parasını hakkıyla kazanabilmiş.Hatta bırakın hakkıyla kazanmayı,hiçbir şey kazanamamış uzun bir süre..Zaten bütün bu maddi + manevi bunalmışlık ve birikmişlik onu ölüme sürüklemiş...Kısaca azap dolu bir ömür sürmüş Hollandalı değerli ressam.Ancak resimlerine bakıldığında hiç öyle anlaşılmıyor,kendini hiç belli etmiyor gibi değil mi? Değilmiş işte. Ben de İstanbul Modern'de sergilenen bu görsel şölene gidene kadar anlayamamıştım sizler gibi.Meğer ne anlamlar yüklüymüş resimlerinde ..Aynı şairlerin dizelerden ziyade satır aralarında yazdıklarının daha önemli oluşu gibi , onun da yansıttıklarından çok gizledikleri önemliymiş tablolarda..

Öncelikle Van Gogh Alive'ın nasıl düzenlenmiş olduğundan bahsedeyim biraz..

Antrepoya girip de , Giftshop ve bitişiğindeki ufak dinlenme+kahve içimlik alanı sağ tarafınızda bıraktıktan sonra uzunca siyah bir koridora giriyorsunuz yaklaşık 50-55 saniye boyunca koridorun karanlığından önünüzü bile görmeniz pek mümkün olmuyor..Ancak koridorun sonunda sol tarafta bir aydınlık beliriyor ..Ve işte oradasınız !! Tüm ihtişamıyla Van Gogh gözlerinizin önünde... Koskocaman bir salon içindesiniz artık ve dört bir yanınız boydan boya geniş ekranlarla kaplı. Sırayla Van Gogh'un doğumundan ölümüne dek zaman çizelgesindeki her dönüm noktasına , hatta ve hatta nerden baksanız tüm hayatına değiniyor salondaki gösteri..Aralara serpiştirilimiş bazı ekranlarda Van Gogh'un yalnızca not defterleriyle paylaştığı sözler,paragraflar yazılı...İlk kafanız allak bullak oluyor...Dört bir yanda sere serpe uzanmış duran ekranlardaki muazzam tablo yansımalarını,Van Gogh portrelerini mi inceleseniz,yazıları mı takip etseniz karar veremiyorsunuz uzunca bir süre.Sonra herkes kendince bir yolda uzlaşıp kendine bir program akışı oluşturuyor.Ben ilk yazıları okumaya karar verdim mesela. Sonra da tek tek her ekranın önünde bağdaş kurup hayranlıkla eserleri ve nasıl bu kadar görkemli olabilicekleri sorusunu didikleyip durdum. Dediğim gibi, tam bir görsel şölen.

Van Gogh tarafından söylenmiş/günlüğünde bulunan yazılar da EN AZ tabloları kadar etkleyici.Hatta bana çoğu zaman daha etkileyici bile geldi.Öyle ki not almak istedim;ancak sonra ''tadını çıkar şunun,notu sonra alırsın elbet'' diye kendi kendime kızıp , yine dalıp gittim ortamın büyüsüne. Evet evet,doğru sözcük ''büyü'' .. Arka fonda çalan seçme Batı müzikleri,elbette klasik...Tam bir hipnoz seansıydı o yarım saat 45 dakikalık şov. Evet,Van Gogh'un doğumundan - ölümüne kadar olan sürecin+tüm yazıların+her tablosunun ve ara ara ekranlara yansıtılan ; tablolara ve Van Gogh'un yaşamına dair açıklayıcı yazıların toplamı bir slayt gösterisi olarak düşünüldüğünde maksimum 45 dakika sürüyor. Ama ne 45 dakika ! Terapi gibi..Bir düşünün , hayal edin arka fonda Tchaikovsky ; önünüzde hem enine hem boyuna kocamaaan Bahar çiçekleri tablosu ve arkanızda Van Gogh ve depderin delici bakışları...Sizi izliyor,size bir şeyler anlatmak istiyor..
Bildiğiniz üzere sefalet ve fakirlik içinde , üstelik de çok genç yaşında henüz hayata dair hiçbir planını gerçekleştirememişken ölen Van Gogh belki de bir sanatçının sürebileceği en acı dolu hayata sahipti....

Gösterinin son 10 dakikası da bu dönemi anlatmak istediğinden oldukça duygusal ve dramatikti...Bir yanda Van Gogh'un hayatı ti'ye alan bir o kadar da içten içe ağlamakta olduğunu belli eden yazıları..diğer yandan etkileyici son ses müzikler diğer yandan da buna uygun gittikçe koyulaşan,hüzünlenen bir atmosfer,ışık gösterileri...

Eminim ki , o salonda o 45 dakikayı hakkıyla geçirmiş her izleyici Van Gogh'u bir anlık da olsa yanı başında hissetti...

Çünkü aksi mümkün değil...

Gözyaşlarıysa,siz engel olamadan dökülüyor..

Dipnot : Postta gördüğünüz fotoğraflar , sergi esnasında benim objektifime yansımış birkaç kareden ibaret..Biraz olsun sizi de oraya götürebilmekti amacım;umarım başarılı olmuşumdur :)

Güzel Geceler !